"And I will show you something different from either
Your shadow at morning striding behind you
Or your shadow at evening rising to meet you;
I will show you fear in a handful of dust."
-T. S. Eliot
Iyi/kotu yok demenin cok guzel geldigi zamanlari hatirliyorum. Bunu soylerken aklimdan gayet zen bir kavram gecerdi. iyi ve kotunun olmamasini isterdim, eger yoksa "iyi"ydi. cunku "gercek" "iyi"ydi. peki ya gercek bu degilse? eger birseylerin "iyi" olmasi gerekiyorsa o zaman "gercek" ne? iyi/kotunun olmadigi bir evren iyi de olamaz kotu de olamaz. bunun var olmasini "istemek" gayet mantiksiz bir tavir olur. ama mantikli bir din gordun mu hic?
determinizm bence budizm'in eksik versiyonu. eksik cunku "sacredness" kavramini yalanlarken kendi kendini tanrilastiriyor determinizm. yani budizm, kendi eksikleri olsa da, determinizmden daha durust bir din. din kelimesinden nefret ediyorum evet, ama bu anlami tasiyan baska bir kelime bilmiyorum. deterministken de din kelimesinden nefret ediyodum, ama kendim birseyleri tanrilastirdigimin farkinda degildim. budizmin eksikleri ise tamamen mutluluga, aciyi dindirmeye yonelmis obsesif bir din olmasi. acinin "kotu" birsey oldugu kararina nasil varildi? mantiksiz evet, din ne de olsa.
insanlarin obsesyonlardan kurtulmasi gerekiyo. kafalarinin icindeki dugumler, binalar, yapilar her an yikilabilir. ama altindan kalkmak cok zor olur. o yuzden dikkatle birer birer saglamlastirmak gerekiyo. bir yapi gerekli evet. bir model gerekli, ama modele inanmamak, sadece model oldugunun farkinda olmak da gerekli. bir nevi herkes ayni seyin pesinde. *dogru modeli bulmak*. ama dogru model diye birsey yok. hepsi ayni "gercek"i sekillendirme, kutulara sokma, anlasilir, konusulur yapma amaci guduyo. bunu farkederse insanlar modellerle olan obsesyonlarindan da kurtulabilir, "gercek"e yakin modeller kurabilir, ama bu modellere simdiki kadar cozulmez bir dugumle baglanmamayi da ogrenebilir. umarim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder